Erken kalkan yol alır; bugünün işini yarına bırakma, aman
geç kalma erken gel.... ve daha neler neler. Kısacası bütün atalarımız yatmamış,
durmamış gelecek nesiller erken kalksın diye laflar söylemiş. Kafa patlatmış.
İyi de erken kalkmak her zaman iyi bir şey mi ki?
Evden 2 saat erken çıkıp gideceğim yere 1.5 saatte erken
vararak, eee tabi doğal olarakta bekleyerek bütün sabrımı tüketirim. Geç
kalacağıma erkenden gideyim mantığı üzerine kurulu bir bilinçaltım var. Onları
bekleteceğime ben erken gideyim. Ben bekleyeyim. Geç kalma fobisi filan.
Bakınız bugün,
İstanbul’da trafik çilesi haberlerine kanıp yine erkenden sokağa döküldüm. İş
bu ya, tam bir buçuk saat erkenden vardım okula. Trafiği bırak yolda araba yok. Yarım saatte okula gideceğime
hayatta inanmazdım. Bu da oldu. İnandım.
Okul bomboş. Çıktım okuldan. Yine aylak aylak dolandım sokaklarda. Olmadı.
Girdim bir kahve aldım. Bu okula neden kimse gelmiyor diye sordum. Oranın
buranın fotoğrafını çektim. Snap attım. Biraz yazı yazdım. Sonra durumu
kabullenip kalktım kafeden. Tekrar okula döndüm.
Tabi derse 20 dakika erken gittim. Yine kimse yok.
Herkes tam 13.00da sınıfa gelmeyi nasıl başarıyor merak
ettim.
Kısacası. Erken kalkan yol alır, erken kalkan ev alır, araba alır, yat
alır, kat alır erken kalkan biraz daha zaman kazanacağım diye dünyayı alacak
zamanı alır.
Ohoooo...
Dipnot: Sanırım İstanbullular olarak trafiği de
seviyormuşuz.
Uyarı: Blogumdaki yazıları, fotoğrafları izinsiz ve kaynak
göstermeden kullanmak kesinlikle YASAKTIR!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder