Suriye’de yıllardır
süren bir iç savaş var. Her gün yüzlerce Suriyeli Türkiye başta olmak üzere
başka başka ülkelere göç ediyorlar. Savaştan kaçıp sığınacak bir liman
arıyorlar kendilerine. Peki ya geride
kalan koca bir ülke, Suriye? Ülkesini bırakıp gelemeyen binlerce insan. Ya
Halep? Ya Şam? Ya Aleppo?
Sokakta dilenen,
yerlerde yatıp kalkan, çıplak ayakla dolaşan yüzlerce Suriyeli çocuğumuz var. Yaptıklarına
nefsani bir şekilde kızıp ‘’ne olacak bunun sonu’’ diyoruz sonra o yemyeşil çocuksu
gözlerine baktığımızda ‘’ah be yavrum seni buna zorlayanlara Allah hesabını sorsun’’
deyip bir önceki cümlemizden utanıyoruz..
Ülke olarak
vicdanımız bir yandan hep rahat çünkü bu savaşı görmezden gelenlere inat, hep
Suriyelilerin yanındaydık. Kapılarımız hep açıktı onlara. Ama bir yandan da vicdan rahatlığımız hiç bir
şey ifade etmiyor çünkü bu savaş bitmedi ve can almaya, insanları yurtlarından etmeye
doyamıyor. Hala devam ediyor.
Peki ya geride kalan Suriye’de
ne olup bitiyor? Bu insanlar ne yiyip ne içiyor, nerede yaşıyor? Kendi adıma
söylemeliyim ki ben olayın bu tarafını da çok merak ediyordum. Yaşadığım
yüzyılda maalesef bir savaş oluyor ve tarih bizi bu olaylara istemesekte şahit
yazıyor. Tarih derslerinde anlatırlardı da hani çocukken sorardık ‘’padişah
vezirlerine neden inanmış, halk nasıl bu olaylara sessiz kalmış. Bize karşı Araplar
nasıl İngilizlerin yanında durmuş....’’
İşte bugünler tarih
olduğunda gelecek nesil bizden böyle ruhsuz bahsetmesin diye bugünü fark etmek
lazım. ‘’Neden bize yardım etmediler’’ diye sormamalı o çocuklar.
Sizde benim gibi Suriye’de
olup bitenleri birinci ağızdan öğrenmek istiyorsanız eğer; Gazeteci Adem
Özköse, bu günden (21 Eylül) itibaren Diriliş Postası’nda Suriye yazı dizisine
başladı. Gezmek denmez buna tabi ama görüpte şahit olduklarını, hayal
kırıklıklarını anlatıyor. ‘’Sevdiğim gezdiğim Halep, sanki başka bir yer
olmuş’’ diyor. Gidin gazeteyi bulun ve okuyun. sonra sokakta gördüğünüz
Suriyelilere bir kere daha bakın, yaşanmışlıklarına saygı duyun.
Okumak yetmez ben görmek de istiyorum diyorsanız Adem
Özköse, Trt Türk’teki Yeni Rota programında da iki haftadır Suriye’de. Dilerseniz buraya tıklayarak tekrarını izleyebilirsiniz.
Okumak, izlemek kolay
önemli olan seyirci kalmamak. Dua etmek. Allah nerede zulüm altında olan varsa onlara
yardım etsin.
Uyarı: Blogumdaki yazıları ve fotoğrafları izinsiz ve kaynak göstermeden kullanmak kesinlikle YASAKTIR!!!
Çok güzel bir yazı olmuş, Adem Özköse'nin böyle bir yazı dizisine başladığından da haberim yoktu. Sizin yazınızı ve Adem Özköse'nin yazısını okuduktan sonra çok zaman önce not aldığım İzzet Molla'nın bir beyiti geldi aklıma:
YanıtlaSil''Bir mevsim-i bahârına geldik ki âlemin,
Bülbül hamuş havz tehî gülsitan harâp''
Teşekkür ederim yazınız için.
Asıl ben teşekkür ederim hem yazımı okuyup, kıymet verip yorum bıraktığınız için hemde böyle güzel bir beyiti öğrenmeme vesile olduğunuz için
Sil