23 Haziran 2015 Salı

Bu Aralar Ne Okusam? Hz. Muhammed'in Hayatı

 Bağdat Caddesi'nde bir kitapçıda öylesine raflara bakınıyordum. Yanımdaki kadının, görevliye Talha Uğurluel’in Hz. Muhammed’in Hayatı adlı kitabını sorduğunu duyunca refleksif olarak döndüm. Garip gelmişti. Mekan Bağdat Caddesiydi sık sık gittiğim bu kitapçıda genelde Kafka, Yılmaz Özdil ne biliyim Enver Aysever gibilerinin kitaplarını sorarlardı. Bu kez cidden dikkatimi çekmişti. Bir de üstüne görevli maalesef kalmadı demez mi? Meğer....
 Bir kaç akşam önce Talha Uğurluel,  Haberturk’te bir programa konuk olmuş nasıl güzel anlatmışsa artık kutsal toprakları kitap satışları bayaa bir artmış. Görevli, ‘’isterseniz yeni gelecek partiden size ayıralım’’ dedi. Ama teyze birde ’’yok ben diğer kitapçılara da bakayım’’ demez mi. Teyzeyi bu kadar heyecanlandıran kitaba karşı bende de merak haliyle baya bir arttı. Kitabı ilk gördüğüm yerde almaya karar verdim.
 Kitabı alıp okumaya başlar başlamaz elimde kalemim yanında post-it’lerim  beraber dolandık. ‘’Ay burası önemli, ya ben bunu nasıl bilmem, Allah’ım o topraklara tekrar tekrar gitmeyi nasip et de taşına toprağına bir daha dikkatle bakayım’’ diye diye okudum kitabı. Bittiğinde üzüldüğüm ender kitaplardan. İddia ediyorum bugüne kadar okuduğunuz Hz. Muhammed’in (S.A.V) hayatını anlatan kitapların içinde en akıcı ve hayret verici olanlarından. Bu Ramazan ne okusam diye düşünüyorsanız mutlaka alın okuyun.
 Bu kitabı okurken en çok da Osmanlıya olan aşkım kat ve kat arttı. Nasıl ince düşüncelerle hareket etmişler kutsal topraklarda, nasıl hizmet etmişler, nasıl bir aşkla bağlanmışlar o mübarek beldelere ve nasıl hazin bir sonla veda etmişler.
 Ne uzun yazdım bu sefer ama şunu da söylemeden bitiremeyeceğim. Kitapta Talha Uğurluel’in değindiği bir nokta var diyor ki yazar ‘’orada türk olduğunuzu söylediğinizde size insanlar farklı yanaşıyorlar’’. Kesinlikle katılıyorum öyle içten yaklaşıyorlar ki Arapça bilmediğinizi söylediğiniz halde kendi dillerinde hala size olan sevgisini anlatıyor. Sarılmaktan biraz çekiniyorlar ama siz bir adım atınca size koşarak geliyorlar. Buna sebep olan ise açıkça bellidir Osmanlı'nın ümmet anlayışı!!!
  UYARI: Blogumdaki yazıları ve resimleri izinsiz kullanmak KESİNLİKLE YASAKTIR!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder