Bu yazımda ‘’Duyarlılık’’
kelimesinin üzerinde duralım istedim. Şu sıralar sanki farklı bir boyuta
taşındı anlamı. Duyarlı olma durumunu sadece sözde ve kendimizden başkasını
duyarlılığa davet ederken kullanıyoruz. Kimsenin fiile döktüğü yok hani....
Twitter sağ olsun,
duyarlı bizlerden geçilmiyor. Suriye’ye karşı duyarlılığa davet ediyoruz, kan
bağışına, kadına şiddete, çocuk istismarına ve daha nelere nelere karşı birbirimizi duyarlılığa davet ediyoruz.
Bir ileri adıma, ne biz geçiyoruz ne de duyarlılığımızı retweetleyerek bize
destek verenler. Uygulamayı kapattığımız anda bitiyor duyarlılığımız...
Peki ya gerçek
duyarlılık ne? Buna hiç şüphesiz duyarlı davranmak yani duyarlılık durumunu
davranışa dökmek diyebiliriz. Nasıl mı? Oldukça basit. Kan arayışını rt’lemek
ama aynı zamanda gidip düzenli kan bağışında bulunmak. Suriyeli çocukların
yürek burkan hikayelerini rt’lemek ama sokakta onları gördüğünde vebalıymış
gibi kaçmamak.
Sözde değil, özde
duyarlı olmak gerek. Nereden başlasak kardır. Mesela gelin bu Ramazan’da bir
duyarlılık gösterelim de sokakta yiyip içmeyelim; ya da akşam iftar, imsakta
sahur fotoğraflarımızı instagrama yüklemeyelim. Ne biliyim işte duyarlılık
çağrısında bulunalım tabii ama bir yandan da harekete geçelim.
Hadi be güzel
insanlar, gelin hep beraber kelimelerin gerçek anlamına ulaşalım. Ve aynı
zamanda sevabına nail olalım...
UYARI: BLOGUMDAKİ RESİMLERİ VE YAZILARI İZİNSİZ KULLANMAK KESİNLİKLE
YASAKTIR!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder